x

25 SERİ NO’LU KDV GENEL TEBLİĞİ(2019:20)

25 SERİ NO’LU KDV GENEL TEBLİĞİ

Tarih: 28.03.2019

Sayı: 2019:20

23 Mart 2019 tarih ve 30723 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No:25)’de yer alan hükümler aşağıdaki gibidir:

1)Kur Farkları da KDV Matrahına Dahil Edilmiştir

Katma Değer Vergisi Kanunu’nun matraha dahil olan unsurların sayıldığı 24 üncü maddesinde,  7161 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik ile,  yabancı para ile yapılan teslim ve hizmetlerden kaynaklanan kur farkları da 18.01.2019 tarihinden itibaren KDV matrahına ilave edilecektir.

a)Taksitli Satışlarda Kur Farkı :Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde de buna paralel düzenleme yapılmış ve 23.03.2019 tarihinden itibaren taksitli olarak yapılan satışlarda vade farkı; faiz ile  birlikte kur farkının da toplam tutara dahil edileceği ve bu tutar  üzerinden hesaplanan KDV’nin malın teslimi anında beyan edilip ödeneceği belirtilmiştir.

 

b)İhrac Kayıtlı Teslimlerde Kur Farkı: İhrac kayıtlı teslimlerde, imalatçı aleyhine ortaya çıkan kur farklarından doğanlar da dahil olmak üzere, imalatçı aleyhine matrahta meydana gelen değişikliğe ilişkin vergi (imalatçı aleyhine matrahta meydana gelen değişikliğe ihraç kayıtlı teslim edilen malın tabi olduğu oran uygulanmak suretiyle bulunan tutar) ihraç kayıtlı teslim bedeli üzerinden hesaplanan vergiden indirilebilmektedir. Tebliğe ilave edilen hüküm ile 2019 Nisan vergilendirme döneminden başlayarak  ihrac kaydıyla teslimlerde iade talep dilekçesinin verildiği tarihten sonra imalatçı aleyhine ortaya çıkan kur farklarına ilişkin olarak iade hesabında herhangi bir düzeltme yapılmayacaktır.

 

c) Tebliğde  matraha dahil olan unsurlar bölümünde bedelin döviz cinsinden veya dövize endeksli hesaplanarak malın teslimi ya da hizmetin ifasından sonra ödenmesi durumunda, satıcı lehine ortaya çıkan kur farkı,  vade farkı kapsamında değerlendirilerek matraha dahil edilmektedir ifadesi yer almaktaydı. 25 seri no’lu Tebliğ ile satıcı lehine ortaya çıkan  kur farklarının  KDV matrahına dahil olduğu, matraha dahil olacak kur farklarının hesabında, mal ve hizmet bedeline isabet eden kur farkları dikkate alınacağı, hesaplanan KDV’ye ilişkin ortaya çıkan kur farkları matraha dahil edilmeyeceği belirtilmiştir.(Yürürlük 23.03.2019)  

 

Tebliğde  aşağıdaki örneğe yer verilmiştir.

Örnek: (A) Ltd. Şti., (B) A.Ş.’ye mal tesliminde bulunmuş, bu teslime ilişkin 1.000 Dolar üzerinden 180 Dolar KDV hesaplamıştır. Teslim tarihinde döviz kuru 4 TL iken 6 ay sonra yapılan ödeme sırasında döviz kuru 4,40 TL olmuştur.

Buna göre, teslime konu malın bedeli 1.000 Dolar üzerinden ortaya çıkan kur farkı 400 TL [(4,40-4)x1.000] olup, bu fark üzerinden 72 TL KDV hesaplanacaktır.

(A) Ltd. Şti. tarafından, (B) A.Ş.’ye düzenlenecek kur farkı faturasında; matrah 400 TL, hesaplanan KDV ise 72 TL olacaktır.”

2)Organize Sanayi Bölgeleri ile Küçük Sanayi Sitelerinin Yenilenebilir Enerji ve Diğer Enerji Tesislerinin Yapımına İlişkin KDV İstisnası

Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 13 üncü maddesinin (j) bendine göre,   organize sanayi bölgeleri ile küçük sanayi sitelerinin su, kanalizasyon, arıtma, doğalgaz, elektrik, haberleşme tesisleri yapımına ilişkin mal teslimleri ile hizmet ifaları KDV’den istisnadır.7161 sayılı kanun ile  organize sanayi bölgeleri ile küçük sanayi sitelerinin yenilenebilir enerji ve diğer enerji tesislerinin yapımına ilişkin teslim ve hizmetleri  de 18.01.2019 tarihinden itibaren istisna kapsamına alınmıştır.

Tebliğin Organize Sanayi Bölgeleri ile Küçük Sanayi Sitelerinin İnşasına İlişkin İstisna bölümünde kanundaki değişikliğe paralel düzenleme yapılmıştır.

3)Basılı Kitap ve Süreli Yayınların Tesliminde İstisna

7161 sayılı Kanunla, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen  (n) bendi ile Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kanunu hükümlerine göre poşetlenerek satılanlar hariç olmak üzere basılı kitap ve süreli yayınların teslimi 22/2/2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere KDV’den istisna tutulmuştur.

Bu konuda Tebliğin istisnaları düzenleyen II/B Bölümüne Basılı Kitap ve Süreli Yayınların Tesliminde İstisna başlıklı 17 nci bölüm ilave edilmiştir.

İlave bölümde yer alan hususlar aşağıdaki gibdir:

 

a)İstisnanın Kapsamı :Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kanunu hükümlerine göre poşetlenerek satılanlar hariç İstisna, basılı kitap ve süreli yayınların (ikinci el olanlar dahil) yurt içindeki her safhada tesliminde ve ithalinde uygulanacaktır.

Süreli yayınların kapsamın, belli aralıklarla yayımlanan gazete, dergi gibi basılmış eserler ile basılı haber ajansları yayınları girmektedir.

Ders kitapları, dini kitaplar, ansiklopediler, almanaklar, hikaye ve romanlar (foto roman, çizgi roman dahil), yemek kitapları, kitap şeklindeki harita ve atlaslar, soru ve bilgi bankası kitapları, mevzuat seti kitapları da istisna kapsamındadır.

 

İstisna kapsamına alınmayan yayınlar

i)Boyama defterleri, kitap şeklinde olmayan yaprak testler, mevzuat setlerinin güncellenmesi amacıyla gönderilen föyler, ciltli takvim, kartela, ezber kartları, kataloglar, broşürler gibi yayınların teslimi

ii) Elektronik kitap (e-kitap) ile süreli yayınların elektronik ortamda satışı, elektronik kitap ve süreli yayın okuyucu, tablet ve benzerlerinin teslimi

iii)Program şeklindeki mevzuat bilgi bankası, soru bankası, online test ve benzerleri ile CD veya flash bellek gibi veri taşıyıcılarla satılan görüntülü eğitim setlerinin teslimi

 

b) İstisnanın Uygulanması :İstisna kapsamındaki  teslimlerde düzenlenen fatura ve benzeri belgelerde KDV gösterilmeyecek ve “3065 sayılı KDV Kanununun (13/n) maddesi hükmü gereğince KDV hesaplanmamıştır.” ibaresine yer verilecektir.

Kanunun 13 üncü maddesinin ikinci fıkrasında belirlenen had uygulanmayacağından, 100-TL bedelin  altındaki  basılı kitap ve süreli yayınların tesliminde ve ithalinde de istisna uygulanacaktır.

İstisna kapsamında temin ettiği basılı kitap veya süreli yayınları, yine bu istisna kapsamında teslim eden mükelleflerin, basılı kitap veya süreli yayın alımında ödemediği KDV’nin iadesini talep etmesi mümkün değildir.,Ancak  genel giderler ve ATİK’ler nedeniyle yüklenilen KDV için iade talebinde bulunabilecektir. İade edilecek KDV tutarı, basılı kitap veya süreli yayınların satış bedeli ile bunların alış bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunan tutarı aşmayacaktır.

Mükelleflerin bu işlemlerden kaynaklanan,

- mahsuben iade talepleri miktarına bakılmaksızın vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan;

- 5.000 TL’yi aşmayan nakden iade talepleri vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan

- 5.000 TL’yi aşması halinde aşan kısmın iadesi, vergi inceleme raporu veya YMM raporuna göre yerine getirilecektir.

Teminat verilmesi halinde mükellefin iade talebi yerine getirilir ve teminat, vergi inceleme raporu veya YMM raporu sonucuna göre çözülecektir.

4)Yatırım Teşvik Belgesi Kapsamındaki Sabit Yatırımlarda 2109 yılında Yüklenilen KDV’nin iadesi

7161 sayılı Kanun ile KDV Kanununun Geçici 37 nci maddesinde yapılan değişiklikle yatırım teşvik belgesi kapsamındaki sabit yatırımlara ilişkin 2019 yılında yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV’nin de iade edilmesi imkanı getirilmiştir ve Cumhurbaşkanına, bu sürelerin bitimini takip eden her bir takvim yılı itibarıyla, ayrı ayrı ya da birlikte 5 yıla kadar uzatma konusunda yetki verilmiştir.

Tebliğin II/E-7 Bölümünde de bu konudaki düzenlemelere yer verilmiştir.(Yürürlük tarihi:23 mart 2019)

5)2019 UEFA Süper Kupa ve 2020 UEFA Şampiyonlar Ligi Finali Müsabakaları Kapsamında Yapılacak Teslim ve Hizmetlerde İstisna

7162 sayılı Kanun ile KDV Kanununa eklenen Geçici 40 ıncı maddede; 2019 Avrupa Futbol Federasyonları Birliği (UEFA) Süper Kupa Finali ve 2020 UEFA Şampiyonlar Ligi Finali müsabakalarına ilişkin olmak üzere UEFA, katılımcı futbol kulüpleri ve organizasyonda görevli tüzel kişilerden iş yeri, kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanlara, bu müsabakalar dolayısıyla yapılacak mal teslimleri ve hizmet ifaları ile bunların bu müsabakalar dolayısıyla yapacakları mal teslimleri ve hizmet ifalarının KDV’den istisna olduğu belirtilmiştir.

Tebliğin II/E-9 bölümüne sözkonusu istisnaya ilişkin 30.01.2019 tarihinden itibaren uygulanmak üzere aşağıdaki  hükümler ilave edilmiştir:

Türkiye Futbol Federasyonu tarafından, istisna kapsamında mal ve hizmet almak isteyen UEFA, katılımcı futbol kulüpleri ve organizasyonda görevli tüzel kişilerden iş yeri, kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanlara bu istisnadan yararlanacaklarına ilişkin  yazı verilecek ve yazı satıcılara ya da istisna kapsamındaki malların ithalat yoluyla temin edilmesi halinde, ilgili gümrük idaresine ibraz edilecektir.

UEFA, katılımcı futbol kulüpleri, organizasyonda görevli tüzel kişilerden iş yeri, kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanların istisna kapsamındaki teslim ve hizmetlerinde ise KDV hesaplanmayacaktır.

İstisna uygulanan teslim ve hizmetler nedeniyle yüklenilen KDV, satıcılar tarafından indirim konusu yapılabilecek ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV iade edilecektir.

 

 Müteselsil Sorumluluk :Satıcılar, Türkiye Futbol Federasyonu tarafından verilen yazıyı ibraz etmeyenlere istisna ugulamayacaklardır. Aksi halde  istisna uygulaması nedeniyle ziyaa uğratılan vergi, ceza, zam ve faizlerden alıcılar ile birlikte satıcılar da müteselsilen sorumlu olacaklardır.

İşlemin istisna için belirlenen şartları baştan taşımadığı ya da şartların daha sonra ihlal edildiğinin tespiti halinde, ziyaa uğratılan vergi ile buna bağlı ceza, faiz ve zamlar, alıcıdan aranacaktır.

İstisna belgesinin istisna kapsamında olmayanlara verilmesi halinde, ziyaa uğratılan vergi ile buna bağlı ceza, faiz ve zamlardan alıcı ile birlikte Türkiye Futbol Federasyonu da sorumlu olacaktır.

 

 İade İşlemleri    :Mükelleflerin bu işlemlerden kaynaklanan

 mahsuben iade talepleri miktarına bakılmaksızın vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan;

 5.000 TL’yi aşmayan nakden iade talepleri vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan;

 5.000 TL’yi aşması halinde aşan kısmın iadesi, vergi inceleme raporu veya YMM raporuna göre yerine getirilecektir.

Teminat verilmesi halinde mükellefin iade talebi yerine getirilir ve teminat, vergi inceleme raporu veya YMM raporu sonucuna göre çözülecektir.

6) Hasılat Esaslı Vergilendirme

7104 sayılı Kanun ile KDV Kanunu’nun yeniden düzenlenen 38 inci maddesinde;

“Ticari kazancı işletme hesabı esasına göre tespit edilenler ile mesleki kazancı serbest meslek kazanç defterine göre tespit edilenlerden Cumhurbaşkanı tarafından belirlenen sektör ve meslek grupları kapsamında yer alanlar, talep etmeleri halinde vergiye tabi işlemlerin karşılığını teşkil eden (katma değer vergisi dâhil) bedel üzerinden, bu Kanunun 28 inci maddesi uyarınca belirlenen en yüksek oranı geçmemek üzere, Cumhurbaşkanınca ilgili sektör veya meslek grubu için belirlenen oran uygulanmak suretiyle hesapladıkları katma değer vergisini, indirilecek katma değer vergisi ile ilişkilendirmeksizin beyan ederek öderler.”hükmüne yer verilmiştir.

Bu Konuda 01.03.2019 Tarihinden İtibaren Uygulanmak Üzere Tebliğin Vergilendirime Usullerine eklenen bölümde yer alan hususlar aşağıdaki gibidir:

 

a) Uygulama Kapsamına Alınanlar  :718 sayılı Cumhurbaşkanı Kararında, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile  5393 sayılı Belediye Kanunu kapsamında belediyeler tarafından ruhsat verilen, toplu taşıma hatlarını kiralayan, toplu taşıma hizmetinin hizmet satın alma yollarıyla yerine getirilmesi halinde bu hizmeti sunan ve gelirlerinin tamamını elektronik ücret toplama sistemleri aracılığıyla tahsil eden otobüs işletmelerinin münhasıran il sınırları içinde, otobüsle (sürücüsü dahil en az onsekiz oturma yeri olan) hasılat esaslı vergilendirme usulünden yararlanabileceklerdir.

Bu şartları sağlayan ve işletme hesabı veya bilanço esasına göre defter tutan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri yıllık iş hacimlerine bağlı olmaksızın bu uygulamadan faydalanabileceklerdir.

Bu kapsamda vergilendirilenler, özel halk otobüsü işletmeciliği ile ilgili elde ettikleri diğer hasılatı da (amortismana tabi iktisadi kıymetlerin satışları, reklam gelirleri vb.) hasılat esaslı vergilendirme matrahına dahil edecekler ve hasılatlarına %1,5 vergi oranı uygulayacaklardır.

Belediyelerin otobüs işletmeleri ile doğrudan veya dolaylı olarak sermayesinin %51 veya daha fazlası belediyelere ait şirketler kapsam dışında tutulmuştur.

 

Örnek: (Z) Şehiriçi Servis ve Taşımacılık Ltd. Şti. belediyeden aldığı ruhsat kapsamında 5 otobüsle özel halk otobüsü ile yolcu taşımacılığı faaliyetinde bulunmaktadır. Bunun yanında 20 adet minibüsle de (Y) Kolejine öğrenci taşıma servis hizmeti sunmaktadır. Buna göre, (Z) firması münhasıran özel halk otobüsü işletmeciliği faaliyetinde bulunmadığından hasılat esaslı vergilendirme usulünden yararlanması mümkün değildir.

 

Yeni işe başlayanlardan bu usulde vergilendirmeyi talep edenlerin, işe başlama bildirimiyle birlikte başvuru yapmaları mümkündür.

Şartları sağlamadığı halde KDV beyannamesini bu usule göre veren mükelleflerden, gerçek usulde vergilendirme kapsamında beyan edilmesi gereken vergi; vergi ziyaı cezası ve gecikme faiziyle birlikte aranacak ve hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre ödenen vergi, gerçek usulde vergilendirme kapsamında hesaplanan  vergiden mahsup edilecektir.

b)Hasılat Esaslı Vergilendirme Usulünün Uygulanması  :Hasılat esaslı vergilendirme usulüne geçen mükellefler, vergiye tabi işlemlerin karşılığını teşkil eden bedeller üzerinden mal ve hizmetlere uygulanan oranlara göre KDV hesaplayarak fatura ve benzeri belgeler üzerinde bu KDV’yi gösterirler.

Ödeyecekleri vergi ise,  vergiye tabi işlemlerin bedeli ve buna ilişkin hesaplanan KDV tutarlarının toplamına ilgili Cumhurbaşkanı Kararında belirlenen oran uygulanmak suretiyle hesaplanacaktır.

Hasılat esaslı vergilendirme usulüne tabi mükellefler, bu usule göre hesapladıkları vergiyi 4 No.lu KDV Beyannamesi ile vergilendirme dönemini takip eden ayın yirmidördüncü günü akşamına kadar beyan ederek ve aynı ayın yirmialtıncı günü akşamına kadar ödeyeceklerdir.

Hasılat esaslı vergilendirme usulüne tabi mükellefler kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri belgelerde gösterilen KDV ile 2 No.lu KDV beyannamesiyle tevkif suretiyle ödedikleri KDV ve ithal ettikleri mal ve hizmetler dolayısıyla ödedikleri KDV’yi indirim konusu yapamayacaklar; sözkonusu indirilecek KDV tutarları ile hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre beyan ederek ödedikleri KDV tutarlarını, işlemin mahiyetine göre gider veya maliyet olarak, yaptıkları teslim ve hizmetler dolayısıyla alıcılar için hesapladıkları ve düzenledikleri belgelerde gösterdikleri KDV’yi ise gelir olarak dikkate alacaklardır.

Örnek: (A) Özel Halk Otobüsü İşletmesi Nisan/2019 döneminde yapmış olduğu toplam 50.000 TL tutarındaki toplu taşıma hizmeti için 9.000 TL KDV hesaplamıştır. Mükellef bu dönemde akaryakıt, tamir bakım, personel vb. için 40.000 TL harcama yapmış ve 6.000 TL KDV ödemiştir. Bu durumda, mükellefin gerçek usulde vergilendirilmesi halinde ödemesi gereken KDV tutarı 3.000 TL (9.000-6.000) olarak hesaplanacaktır.

Bu mükellefin hasılat esaslı vergilendirme usulüne geçmesi halinde ödemesi gereken KDV tutarı 6/2/2019 tarihli ve 718 sayılı Cumhurbaşkanı Kararına göre hasılat tutarına %1,5 oran uygulanması suretiyle hesaplanacaktır. Buna göre mükellefin ödemesi gereken KDV tutarı 885 TL [(50.000+9.000)x%1,5] olacaktır.

Hasılat esaslı vergilendirme usulüne geçmesi nedeniyle mükellefin bu dönem için kazancının tespitinde 10.000 TL (50.000-40.000) yerine, 12.115 TL [(50.000+9.000)–(40.000+6.000+885)] dikkate alınacaktır.

Hasılat esaslı vergilendirme usulüne tabi olan mükelleflerin mal teslimi ve hizmet ifalarında alıcılar tarafından KDV tevkifatı yapılmayacaktır. Ancak bu mükelleflerin tam ve kısmi tevkifata tabi mal ve hizmet alımlarında KDV tevkifatı uygulayacaklardır.

Bu mükellefler, 213 sayılı Kanun hükümlerine göre defter tutmak ve belge düzenlemek, bu defter ve belgeleri muhafaza ve ibraz hükümleri çerçevesinde saklamak ve gerektiğinde yetkililere ibraz etmek zorundadırlar.

Öte yandan, hasılat esaslı vergilendirme usulüne tabi olan mükelleflerin düzenleyecekleri belgelerde hesaplanan KDV tutarları, KDV mükellefi alıcılar tarafından genel esaslara göre indirim konusu yapılabilecektir.

b)Hasılat Esaslı Vergilendirme Usulünden Vazgeçilmesi KDV Kanununun 38 inci maddesine göre, hasılat esaslı vergilendirme usulüne geçen mükellefler, bu usule geçtikleri dönemden itibaren iki yıl boyunca bu usulden çıkamayacaklardır.

İlgili Tebliğ Ektedir.Saygılarımızla..

.

 

Ekli Dosyalar :